Mülakata çağırılmak iş arayan birisi için işe alınmanın en önemli, hatta kilit unsurudur. Başvurulan bir işyerinden mülakat çağrısı almak işe girebilmek için bir şans elde edildiği anlamına gelir. Önemli olan bu yakalanan şansın nasıl kullanılacağıdır, bu da başarılı bir mülakat süreci ile mümkündür.  Mülakat hazırlığı, mülakata çağrıldığına dair mektup kişinin eline geçtiği andan itibaren başlar. Mülakattaki başarıyı etkileyen ve mülakatı başarıyla tamamlayıp tamamlayamayacağınızı belirleyen en önemli faktörlerden birisi mülakatı alacak kişinin mülakata ilişkin tutumudur. Kişinin mülakata ilişkin genel tutumu nasıl giydiğinden sıktığı parfüme, seçtiği ayakkabıdan mülakattaki genel tavır ve hareketlerine, yani beden dilini nasıl kullandığına ve mülakat ortamını nasıl yorumlayacağına kadar geniş bir bağlamda mülakatın gidişatını belirler. O zaman bütün aşamaları dikkate alarak mülakat sürecini değerlendirmekte fayda vardır.

     Mülakat süreci mülakatı yapan mülakatçı ile mülakatı alan arasında geçen ve sözlü olduğu kadar bedensel iletişimi de kapsayan çok yönlü bir iletişim sürecidir. Mülakatı yapan açısından mülakatın amacı işe en uygun olan ve aynı zamanda şirketteki diğer elemanlarla etkin ve uyumlu bir şekilde çalışabilecek yetiye sahip elemanı seçmektir. Dolayısıyla mülakatçı özellikle sosyal psikoloji ve ilgili alanlardan yararlanarak geliştirilmiş çeşitli mülakat teknikleri kullanarak karşısındakini sıkıştırmaya ve dolayısıyla stres altında nasıl davranacağını yordamaya çalışabilir. Bu mülakat tekniklerinin farkında olmak ve belli başlı mülakatçı tiplerini tanımak başarılı bir mülakat için zorunludur.

     Başarılı bir mülakat sürecinin en temel şartı mülakata giderken yeterince hazırlanmış olmaktır. Başvurulan pozisyonun gerekliliklerini ve kişinin o pozisyon için sahip olduğu yeterliliklerini çok net bir şekilde biliyor olması gerekmektedir. Şirketin genel özellikleri, çalışma performansı, işyerinde çalışan kişilerin genel özellikleri üzerine çalışmak ve mülakata bu bilgilerle donanımlı olarak gitmek önemlidir. Ayrıca mülakatçı üzerinde olumlu bir psikolojik etki yaratmak için mülakatı alan kişinin beden dilinin kullanımından uygun ifadeleri seçimine, görüşme zamanını ayarlamasına, sorulara vereceği tepkilere ve hatta kıyafet ve renk seçimine kadar dikkat etmesi gereken birçok husus vardır. Aşağıdaki psikolojik teknikler mülakat sürecinin başarılı geçmesinde yararlı olabilir:

 

                                            

1. Mülakatçının beden dilini aynalamak: Beden dilini aynalamak karşımızdaki kişinin hareketlerini aynen tekrarlamak değildir. Aynalama tekniğinde karşımızdaki nasıl bir beden dili kullanıyorsa biz de benzer mimikler, duruş biçimi ve konuşma tarzı kullanırız. Benzer beden dili kullanımı karşıdaki kişinin size güvenmesini ve kendini sizin yanınızda rahat hissetmesini sağlar.

2. Canayakınlık ve benzerlik ilkesi: Yöneticilerin mülakat sonrasında hoşlarına giden adayları işe aldığı bilinene bir olgudur. Dolayısıyla mülakat sırasında adayın ne derece canayakın davrandığı ve mülakatçı ile benzer yönlerini vurgulama gücü mülakattaki başarı şansını artıracaktır. Benzerlik ilkesinde en önemi hususlardan birisi mülakatçının konuşma hızı, tonu ve konuşma şeklini uyarlamaktır. İnsanlar kendileri gibi konuşan ve kendileri gibi davranan insanları kendilerine yakın bulurlar.

3. Heyecanlı ve enerjik görünmek: Başvurduğu pozisyona ilişkin tutkulu ve heyecanlı görünen ve başvurduğu pozisyonla ilgili becerilerinden emin görünen, olumlu bir havası olan bir aday mülakatçı üzerinde olumlu bir etki bırakacaktır. Adayın enerjik olması olumlu bir puandır ama enerji düzeyinin iyi ayarlanması önemlidir. Mülakatı veren kişinin enerji düzeyinin yaklaşık % 10 kadar fazlası tavsiye edilir.

4. Kendine güven: Mülakatın başarılı geçip geçmediğini belirleyen en önemli hususlardan birisi mülakatı alan kişinin kendine güvenen bir duruş sergileyip sergilemediğidir. Bu husus beden dilinin kullanımı olduğu kadar sorulara verilen cevaplarda ne kadar güvenli görünüp görünmediğiyle de ilgilidir. Çoğu kere kendine güven bilgiden daha önemlidir. Kimse kendine güvenmeyen, yetersiz görünene birini işe almak istemez. Ama kendine güven konusunda aşırıya kaçmak da tehlikelidir, çünkü kendine çok aşırı güvenen biri de uyumlu bir takım elemanı olamayacağı ve ileride sorun çıkarabileceği endişesiyle yine işe alınmak istenmez. Ayrıca bazı mülakatlar stres mülakatı şeklinde yapılabilir ve mülakatı alan kişinin stres altında nasıl tepki vereceğini ölçmek için özellikle onu kışkırtacak veya kendini yetersiz ya da güvensiz hissetmesini sağlayacak sorular sorulabilir. Adayın durumu iyi değerlendirerek böyle bir stres mülakatı alıyor olabileceğini düşünmesi ve tepkilerini ona göre ayarlaması o işi alıp alamayacağı hususunda belirleyici rol oynayacaktır. Önemli olan ne olursa olsun sükûnetini, kendine güvenini kaybetmeden olumlu enerjisini mülakatın sonuna kadar sürdürmektir. 

5. Kıyafet ve renk seçimi: Mülakatta en önemli husus mülakatı alan kişinin iş ve şirketle bağlantısını sağlamaktır. Bu da mülakata gitmeden önce başvurulan pozisyon için olduğu kadar işyerinin veya şirketin genel yapısı hakkında da bilgi sahibi olmayı gerektirir. Mülakatta doğru kıyafet seçimi önemlidir. Ama başvurulan şirket için doğru kıyafet hangisidir? Serbest mi, spor mu, yoksa resmi kıyafetler mi tercih ediliyor? Çalışanların çoğunun rahat kıyafetler giydiği bir işyerine giderken son derece resmi giyinmek veya kravat takmanın ve takım elbise giymenin norm olduğu bir işyerine mülakata rahat kıyafetler giymek daha ilk baştan o iş için uygun olmadığınız izlenimi yaratacaktır.

     Ancak genel bir kural olarak mülakata giderken erkekler için temiz, ütülü bir kumaş pantolon ve gömlek, kravat ve rahat, boyalı bir ayakkabı giymek ve hafif parfüm kullanmak yerindedir. Kadınlar için sade, ne çok uzun ne de çok kısa olmayan bir etek, ne çok bol ne de çok dar olmayan bir pantolon ve sade ama şık bir bluz ya da gömlek, tamamlayıcı bir parça olarak tercihan bir fular, hafif makyaj ve parfüm ve tercihan çok aşırı topuklu olmayan ayakkabılar tercih edilmelidir. Renk hususunda mülakata mutlaka siyah veya lacivert gibi koyu renklerle gidilir diye bir kural yoktur. Aksine sizi yansıtacak ama aşırıya kaçmayacak uyumlu renk tercihleri mülakatçı üzerinde olumlu bir izlenim yaratacaktır. 

Prof. Dr. Kamuran Elbeyoğlu, Toros Üniversitesi, İ.İ.S.B. Fakültesi Psikoloji Bölümü Başkanı



or
or