Dünyada yaşanan dijital temelli dönüşüm; firmaların küçülerek ve işbirliklerine dayalı bir büyüme stratejisini beraberinde getirirken, firmaların iş yapış şekilleri de değişimden nasibini alıyor,  geçmişin popüler meslekleri güncelliğini yitirirken yepyeni meslekler gündelik hayatımıza giriyor.

Üretim sürecinde metal yakalıların (robotlar) dahil olması, istihdamı olumsuz şekilde etkileyerek birçok kişiyi işinden edeceği belirtilirken, kimileri insanların işinden olmayacağını sadece iş tanımları ve mesleklerinin değişeceğini belirtiyor. Tabi şuan ki süreç kimi haklı çıkaracak konusu tartışılmaya dursun bizler öncelikli olarak en değerli üretim unsurumuzu “insan kaynağımızı”  geleceğe nasıl hazırlayacağız sorusunun cevabını halen vermiş değiliz.

Eğitim hayatında öğrencilerin yetenek, ilgi ve kişisel özelliklerine uygun bir meslek seçme sürecinin halen sistemli bir yapıya oturmaması, öğrencilerin geleceklerini şekillendiren en önemli kriterlerin başında salt sınavlardan alınan puanların gelmesi, eğitim hayatında kazandırılan yetkinliklerle işgücü piyasasının beklentileri arasında ki uçurum (eğitim-istihdam ilişkisinin kopukluğu), girişimcilik kavramının kurumsallaşamaması bizlerin bu değişim sürecinde odaklanmamız gereken ilk konunun insan kaynağının doğru planlanması ve yönetilmesi olduğunu gösteriyor.

Eğitim hayatı ve iş dünyası işbirliği

            Son dönemlerde üniversitelerde kariyer merkezlerinin kurulacağı şeklinde yapılan açıklamalar üniversite öğrencilerinin iş hayatı yeterliliklerine kavuşması açısından önemli ancak yeterli değil. Kariyer merkezlerinin başarılı olmasının ilk koşulu gençlerin mesleğe yönelme aşamasında doğru bir sistemin varlığı. Bu konuda da Milli Eğitim Bakanlığının liselerin yeniden kurgulanması sunumunda sosyal hayata entegre bir müfredatın sunulmasının yanında liselerde de kariyer ofislerinin kurulması projesi geç kalınsa da olumlu bir gelişme.

          Türkiye niteliksiz işgücü ve işgücünün verimliliği konusunu çözmek istiyorsa öncelikle eğitim sistemini işgücü piyasasının beklentilerini karşılayacak esnek bir yapıya kavuşturması, kişiye özgü rehberlik sistemi kurulması, kişinin yetenek ve ilgilerine uygun alanlara yönlendirilmesi konusunu çözmesi gerekiyor. Bundan sonraki aşamada üniversite kariyer merkezleri, akademik bilgiden çok iş dünyasının değişen beklentilerine cevap verecek yetkinliklerin kazandırılması ve iş hayatına kabul edilebilirliğe destek sağlayacak “ Özgeçmiş Değerlendirme & mülakat simülasyonları, iş hayatına adaptasyon eğitimleri, seminer, kariyer fuarları, tecrübe paylaşımı, teknik geziler” gibi faaliyetleri iş dünyası işbirliğinde gerçekleştirmesi gerekiyor.

Kariyer Merkezleri sadece iş bulma kapısı değildir

      Kariyer Merkezleri performans değerlendirmesi; sadece işe yerleşme, staj yeri sağlama konusunda ki istatistiki verilere dayanmamalı.  İstihdam anlamında İŞKUR birçok program ve teşvik modeliyle istihdama katkı sağlamayı hali hazırda sürdürüyor. Burada teknolojinin de gelişmesi, üniversitelerin daha güçlü firma işbirlikleri sağlaması, staj ve istihdam konusunda lokal çözümler üretilmesi kariyer merkezleri ile istihdam merkezleri (İŞKUR-Özel İstihdam Büroları..) arasındaki ilişkiyi güçlendiriyor.

Belediyelerde Kariyer Merkezleri önem kazanıyor…

  Son dönemlerde belediyelerin iş arayan vatandaşların başvurularına kayıtsız kalmamak ve toplumun her türlü sorununa cevap olmak amacıyla kariyer merkezleri yapılanmasına benzer yapılar kurduklarını görüyoruz. Hatta son İstanbul belediye seçimlerinde de adayların istihdam vaadlerinin sürece damga vurduğuna şahit olduk.

  Genelde yapılara baktığımızda belediyeler ve İŞKUR arasında bir işbirliği ile yine İŞKUR çalışanları ya da belediye personelinin görevlendirilmesi ile vatandaşlara belli İŞKUR hizmetleri veriliyor. Bazen de belediyeler istihdama katkı sunmak amacıyla yazılım modülleri yatırımı yaparak hem işverenlere hem de iş arayanlara destek olmaya çalışıyorlar.

Belediyeler tarafından başlatılan bu iyi niyetli çalışmalar iyi okunursa işgücü piyasasının organizasyon birliğine ve etkin kaynak kullanımına destek sağlayan, işgücü piyasasını destekleyen bir amaca evrilebilir. Belediye Kariyer merkezi uygulamalarının ilk aşamada yönlendirici ve rehberlik edici, istihdama yönelik etkinlikleri destekleyici hatta sadece iş arayan ve öğrencilere değil işverenlerin istihdama yönelik faaliyetlerine katkı sunan eğitim ve etkinliklerle piyasayı yönlendirebileceğini düşünüyorum.



or
or